Piyasalarda gözlemlenen zayıf hava devam etmekte. BIST100 Endeksi, güçlü bir yükseliş kaydedemeyince destek alanlarına geri yöneldi. Son dönem kayıpları, yatırımcıların güvenini sarsabilir. 23 Ekim'de gerçekleştirilecek TCMB toplantısı ve 24 Ekim'deki CHP Kurultay davası, piyasalara yön verecek önemli olaylar arasında. Eylül ayında açıklanan enflasyon verileri, TCMB'nin faiz indirim beklentileri üzerinde olumsuz etki yarattı. Şu noktada, enflasyonun yüksekliği ve buna karşılık düşük faiz uygulamaları arasında bir çelişki bulunuyor.
FAİZ BEKLENTİLERİ VE ENFLASYON
Enflasyon, faiz politikalarını belirleyen en kritik faktörlerden biri. Düşük faiz uygulaması, enflasyon artışının görmekte olduğu bir ortamda sıkıntı yaratabilir. Ancak ekonomideki gelişmeler, faiz indirimlerine olanak tanıyabilir. TCMB'nin mevcut faiz oranı, yüzde 40.5 seviyelerinde bulunuyor ve enflasyon oranı ile arasında yaklaşık 7 puanlık bir fark bulunuyor. Bu durum, TCMB'nin 150 baz puan bir indirim gerçekleştirme potansiyelini artırıyor. Yıl sonuna kadar toplamda 300 baz puanlık bir indirim beklentisi piyasada ağırlık kazanmış olsa da, enflasyonun yükselmeye devam etmesi halinde, TCMB'nin elinin kısıtlı kalacağı aşikar. 23 Ekim toplantısında alınacak karar, piyasalarda belirleyici bir rol oynayacak.
ÖNEMLİ BİLANÇOLARIN GÜNDEME GELİŞİ
Önümüzdeki dönemde açıklanacak çeyrek bilançoları, borsa için kritik bir dönüm noktası olabilir. Piyasalarda şu anda cazip fiyatlarla işlem gören hisselerin bulunması, yatırımcıların dikkatini çekmeye devam ediyor. Borsa, Temmuz 2024 seviyelerinin altında işlem görmekte ve dolar bazında kayıplar yaşamakta. Önümüzdeki günlerde açıklanacak bilançolar, ekonomik görünüm üzerinde önemli bir etki yapabilir. Geçtiğimiz dönemin bilançolarında yarıya yakın kısım zararla kapanmıştı. Ancak bu dönemde, piyasalarda sürpriz olumlu sonuçlar da görebiliriz. Bankalar, Aselsan, THYAO, Tüpraş, Turkcell gibi lokomotif hisselerin bilançoları, yatırımcıların izlediği ana göstergeler olmaya devam edecek.
SİYASİ BELİRSİZLİKLER VE PİYASALARIN SEYRİ
Piyasalardaki mevcut belirsizlik, büyük ölçüde siyasi gelişmelerle bağlantılı. Siyasi arenada yaşanacak gelişmeler, yatırımcıların risk iştahını etkileyebilir. Özellikle 24 Ekim'deki CHP Kurultay davasının sonucu, piyasalarda bir etki yaratma potansiyeline sahip. Piyasalardaki hareketlilik, bu tür siyasi gelişmelere bağlı olarak şekilleniyor. Siyasi belirsizliklerin sona ermesi, yatırımcılar açısından daha stabil bir ortam yaratabilir. Ekonomi, siyasi dalgalanmalardan olumsuz etkilenince, yatırımcılar için risk faktörleri artmakta. Siyasetle ilgili gelişmelerin piyasa üzerindeki etkileri ise gözlemlenmesi gereken bir konudur.
