Hüseyin Balkan, Adana'nın Yüreğir ilçesinde kuzeni ve bir arkadaşının bıçaklı saldırısına uğrayarak hayatını kaybetti. Olay, 13 Ekim akşamı, Balkan'ın işe girmesi konusunda kuzeni Resul Balkan tarafından kendisine yapılan baskılara karşı gösterdiği tepki sonucunda gelişti. İki taraf arasında başlayan tartışma, aniden hararetlenerek kavgaya dönüştü. Bu kavga sırasında Resul Balkan ve arkadaşı Uğurcan Uğur, Hüseyin Balkan'a sopayla saldırmaya başladı. Aldığı bıçak darbesi sonrası yaralanan Hüseyin Balkan, hastaneye götürülmesine rağmen tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Olayın Aniden Patlak Vermesi
Olayın gerçekleştiği akşam, saat 20:30 civarlarında, Hüseyin Balkan ve kuzeni Resul Balkan arasında önce sözlü bir tartışma başladı. İddialara göre, Hüseyin Balkan, kuzeninden iş bulma konusunda yardım istemiş ve bu durum aralarında gerginliğe yol açmıştı. Aniden büyüyen tartışma, kısa süre içinde fiziksel bir çatışmaya dönüştü. Resul Balkan, öfkelenerek bir tahta sopa alarak Hüseyin Balkan’a doğru ilerledi ve ona saldırdı. Bu sırada, ortamda bulunan Uğurcan Uğur da destek vererek kuzenin üstüne yürüdü. Bu iki kişi, bir anda durumu daha da kötüleştirerek, Hüseyin Balkan’a yönelik şiddeti artırdı.

Bıçaklama ve Sonrası
Tartışmanın yoğun bir kavga haline gelmesiyle, Resul Balkan’ın elinde bulunan sopa ile Hüseyin Balkan’ı darbettiği öğrenildi. Ancak olayın en tüyler ürpertici kısmı, bu darp sonrası kuzenin sırtından bıçaklandığı an oldu. Savaş alanı gibi bir ortamda, saldırganlar bıçak darbesi sonrasında hızla olay yerinden kaçarken, Hüseyin Balkan yerde baygın bir şekilde yattı. Olayın şokunu yaşayan etraftakiler hemen sağlık ekiplerine haber verdi. Ambulans ile hastaneye kaldırılan Hüseyin Balkan, acil müdahalelere rağmen maalesef hayatını kaybetti. Bu ihanete dönüşen ailevi sorun, Adana'da trajik bir cinayet olayı olarak kayda geçti.
Olayın gerçekleştiği anda, çevrede bulunan vatandaşlar durumu hızla fark ederek hızlı bir şekilde Hüseyin Balkan'ı en yakın özel hastaneye götürdüler. Ancak, hastaneye ulaştığında yapılan acil müdahalelere rağmen maalesef kurtarılamadı. Ailesi ve yakınları, bu elim olay karşısında derin bir üzüntü yaşadı. Olayın hemen ardından, Hüseyin Balkan'ın cenazesi otopsi işlemleri için Adana Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Daha sonra, gerekli işlemler tamamlanarak, cenazesi ailesine teslim edildi ve defin işlemleri için hazırlanarak toprağa verildi.
Olayın İhbarı ve İlk Tepkiler
Olayın gerçekleştiği akşam saatlerinde, çevredeki vatandaşların sessizliğini bozan çatışma sesleri dikkat çekti. Aniden meydana gelen bu şiirsel kavga, insanların yaşam alanlarında rahatsız edici bir gürültü yarattı. Olayı hemen fark eden bazı vatandaşlar, durumu yetkililere bildirmekte gecikmedi. Acil durum çağrıları yapılarak, sağlık ekipleri ve güvenlik güçleri olay yerine yönlendirildi. İlk müdahaleyi gerçekleştiren sağlık ekipleri, Hüseyin Balkan'ı acil bir şekilde hastaneye kaldırmakta hızlı davranarak, onun yaşamasını sağlama çabasını sürdürdü. Ancak hastaneye vardıklarında durumunun ciddiyeti hemen anlaşıldı. Yaşanan bu olay, çevrede yaşayan insanlar arasında büyük bir şok ve üzüntü yaratırken, aynı zamanda güvenlik endişelerini de beraberinde getirdi.
Şüpheli Takibi ve Yakalanmaları
Olayın hemen sonrasında güvenlik güçleri etkin bir inceleme başlattı. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, çevredeki güvenlik kameralarından elde ettikleri görüntülerle şüphelilerin izini sürmeye koyuldular. Yapılan detaylı analizler sonucunda, şüphelilerin Sarıçam ilçesinde bulunan Gültepe Mahallesi’ndeki bir apartmana sığındıkları belirlendi. Elde edilen istihbaratlar doğrultusunda, belirlenen adrese baskın düzenlendi. Olayın üzerinden çok geçmeden giriştikleri bu operasyon sonucu, şüphelilerden ikisi de gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüphelilerden Resul Balkan, ifade verirken durumu karmaşık bir şekilde açıkladı; "Hüseyin ile aramızda bir tartışma oldu, ben ona sopayla vurdum ama bıçaklama olayına dair bir bilgim yok." şeklinde konuştu. Diğer şüpheli Uğurcan Uğur ise bu olayda herhangi bir müdahale etmediğini iddia ederek ifadesini sundu. Bu itiraflar, olayın gelişim sürecine dair yeni bir bakış açısı sağladı.